Karadeniz Bölgesi’nin doğusunda 6.575 kilometrekarelik yüzölçümünde 146.353 kişilik nüfusu barındıran Gümüşhane, doğusunda Bayburt, batısında Giresun, kuzeyinde Trabzon, güneyinde Erzincan illeri ile çevrili bir şehirdir. Hem zengin tarihi ve kalıntıları hem de Harşit Çayı’nın iki yakasında, vadi boyunca uzanan doğal güzelliğiyle dikkat çekmektedir.
Binlerce yıllık tarihinde sahip olduğu gümüş madenlerinin zenginliğiyle öne çıkan Gümüşhane, adını da Türkçe ‘gümüş’ ve Farsça ‘hane’ sözcüklerinin birleşiminden almıştır. Şehre, Romalılar döneminde ‘gümüş yeri’ anlamına gelen ‘Arjiopolis’ denirken, Evliya Çelebi ise burayı ‘Gümüşşehri’olarakanlatmıştır. Şehrin geçmişin önemli ticaret yolu, İpekyolu üzerinde bulunması da, tarih boyunca önemli bir merkez olmasını sağlamıştır. Örneğin, eski Gümüşhane’de bulunan darphanelerde imparatorluk hazinesinin 1/6’sını temin eden gümüş ve altın sikkeler basılmıştır. Hatta kentin kendi adına sikke basma yetkisi alması bir başka ayrıcalığıdır.
Gümüşhane’de Gezilecek Yerler
Yüzyıllar boyunca pek çok kültüre ev sahipliği yapmış olan Gümüşhane’de gezilecek yerler bir hayli fazladır. Arkeolojik sit alanları, köprüleri, mağaraları, manastırları, kiliseleri, mimarisiyle dikkat çeken köyleri, gölleri, şelaleleri ve yaylalarıyla gezginlerin ilgisini çeker. Bu noktalar çoğunlukla şehir merkezi dışında olduğundan, hepsini görmek isteyenlerin Gümüşhane’de uzun süreli bir tatil planlaması gerekir.
Satala Antik Kenti
Kelkit Sadak Köyü sınırları içerisinde yer alan Satala (Sadak) Antik Kenti, il merkezine 99 kilometre uzaklıktadır. Erzincan güzergahı üzerinden sola ayrılan kavşaktan sonra yaklaşık 10 kilometre gidilerek ulaşılır.
Roma İmparatorluğu’nun Fırat Nehri’ni korumak için doğudaki en büyük karargahı olan Satala aynı zamanda 15. Lejyon’un (Lego Apollinares) da karargah kurduğu yerdir. Bölgenin askeri geçiş yolunda bulunduğundan o dönemde büyük bir önem taşımıştır.
Satala zaman içinde Asur, Makedonya, Roma ve Bizans hakimiyetinde kalmış ve buraya özellikle İmparator Jüstinyen ve Heraklios zamanında, bugün bile izleri görülebilen büyük eserler inşa edilmiştir. 15. yüzyılda Satala’ya su getirmek için 47 gözlü su kemeri yapılmış ancak günümüzde sadece iki gözü ayakta kalmıştır.
Krom Şehri
Şehir merkezinin 36 kilometre kuzeyinde, Yağlıdere Köyü sınırları içerisinde yer alan Krom Şehri, 2010 yılında Arkeolojik Sit Alanı olarak tescillenmiştir. Maden kaynakları açısından zengin olan Krom Şehri, tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Halen 15 adet kilise ve şapelin görülebildiği alanda ayrıca bir adet kemer köprü ve surlarının bir kısmı hâlâ ayakta olan bir kale mevcuttur. Rumlar’dan kalma taş evlerin hâlâ korunduğu Krom Şehri’nde gezerken tarihi bir değirmene de rastlayacaksınız.
Sarıçiçek Köy Odaları
Şehir merkezine 38 kilometre uzaklıktaki Sarıçiçek Köyü sakinlerinden Hacı Ömer Ağa tarafından 1870’lerde yapılan bu odalar, Türk mimarisinin erken dönem örneklerindendir. Dönemin lirik örneklerinin yansıdığı işlemelerde zengin motifler göze çarpmaktadır. Bu odaların en dikkat çekici yanı, içerisindeki ahşap işlemeler ve dekorlar, birbirine monte edilirken çivi kullanılmamıştır.
Sarıçiçek Köyü’ne gitmek için Gümüşhane-Bayburt yolunun 12. kilometresinde sola ayrılan Arzular Beldesi istikametinde devam edip Kabaköy, Süngübayır, Ardıç ve Akhisar köylerinden geçmek gerekir.
Gümüşhane’de Alışveriş
Gümüşhane’den hem kendiniz hem de arkadaşlarınız için satın alabileceğiniz hediyelikler daha çok gıda ve el sanatları üzerinedir. Gıda olarak yöreye özgü dut pekmezi, pestil, köme, marmelat ya da taze elma çeşitlerinden alabilirsiniz. Kelkit ilçesinde üretilen ve tarihi Orta Asya’ya dayanan zilli kilimler, Kürtün ilçesinde üretilen ipek halılar ve gümüş objeler el sanatlarına meraklı olanların ilgisini çekmektedir.
Gümüşhane Mutfağı
Kendine özgü yemekleriyle bilinen Karadeniz mutfağının pek çok çeşidi Gümüşhane mutfağında da yer almaktadır. Klasik bilginin aksine yemeklerinde balık çeşitlerinden çok hamur işi ve sebzeler öne çıkar. Çoğu zaman gurme turların duraklarından olan Gümüşhane’de hem yerel halk hem de turistler tarafından eritilmiş tereyağı ile servis edilen fırın erişte, klasik mantının suyuyla birlikte çorba şeklinde servis edilen mantı çorbası, ıspanak, pazı, patates ve lor peyniriyle hazırlanan lemis, yufka ve cevizle hazırlanan siron ve bir çeşit sulu fasulye yemeği olan fasulye bulgurlusu yemekleri tercih edilmektedir.