Manisa Gezi Rehberi

PAYLAŞ:

İzmir’den sonra Ege Bölgesi’nin en büyük ikinci şehri olan Manisa’nın 1.367.905 kişilik nüfusu, şehrin merkezi ve 17 ilçesiyle 13.269 kilometrekarelik bir alana yayılır. Şifalı Mesir Macunu ve Sultaniye Üzümü ile meşhur olan Manisa, İzmir’e yakınlığının da sağladığı avantajla hızlı gelişen şehirlerimiz arasındadır. Her ne kadar şehir dağlarla çevrili olsa da Gediz Ovası’nın bereketli topraklarının da etkisiyle tarımsal üretim sıralamasında ilk üç ilden biridir. Yüzyıllardan beri devam eden dokumacılık, gıda, dericilik ve tarım konusunda faaliyet gösteren Manisa’da bugün önemli gelir kaynağı sanayidir. Bölgede bulunan Vestel, Bosch, ECA, Ülker ya da Eczacıbaşı fabrikaları, şehrin Türkiye’deki büyük organize sanayi bölgelerinden biri olmasını sağlar. Bu da zaman içinde yoğun göç almasına sebep olmuştur.

Haziran, temmuz ve ağustos aylarında 40 dereceye kadar yükselen sıcaklık sebebiyle ün salmış Mesir Festivali ya da Cirit Festivali gibi etkinliklerin yüzde 90’ı ilkbahar ve sonbahar aylarında gerçekleştirilmektedir. Haliyle turistler de Manisa’yı gezmek için bu ayları tercih etmektedir.

Tarihi kaynaklar bugünkü Yunanistan’ın Tesalya Bölgesi’ndeki Pelion Dağı civarında yaşayan Magnetleri, Manisa’nın kurucusu olarak göstermektedir. Verimli topraklarıyla tarih boyunca pek çok medeniyetin ilgisini çeken Manisa’da Hititler, Frigler, Yunanlar, Lidyalılar, İranlılar, Romalılar, Bizanslılar, Saruhanoğulları ve Osmanlılar hâkim olmuştur. Lidya bölgesi olarak bilinen alanın çoğunluğu Manisa’da olduğundan il sınırları içinde Sardes başta olmak üzere 20’den fazla antik kent mevcuttur. Osmanlı döneminde, şehirde yer alan Manisa Sancağı’nın geleceğin padişahlarına yönetimi öğrenmelerini sağlaması, buranın hâlâ Şehzadeler Şehri olarak anılmasına vesiledir.

Manisa’da Gezilecek Yerler

Yüzyıllar boyunca pek çok kültüre ev sahipliği yapmış olan Manisa, doğal güzellikleri, kaplıcaları, tarihi ve kültürel mirasıyla dikkat çekmektedir. Manisa’da gezilecek yerler denince tarihi antik kentler, kaleler, camiler, müzeler ve kaplıcalar gibi gezginlerin uğrak noktası olan onlarca yer vardır. Kimisi şehir merkezinde kimisiyse şehrin dışında olduğundan, Manisa’yı bir günde gezmek mümkün değildir.

Görülmesi gereken diğer yerler: Emir Kaplıcaları, Sidas Antik Kenti, Urganlı Kaplıcaları, Kula Evleri, Bintepe Tümülüsleri

Manisa Kalesi

Manisa, Manisa Kalesi

Manisa Kalesi’nin kalıntıları şehrin güneyindeki Spil Dağı’nın kuzey yamaçlarında, Sandık Tepe üzerinde görülür. İç ve dış kaleden oluşan yapının kimler tarafından ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmese de, Magnetler tarafından yapıldığına dair söylentiler mevcuttur. Ayrıca Bizans mimarisinin genel özelliği olan tuğla hatıllı moloz taş örgü tekniğiyle yapıldığı dikkat çekmektedir.4.5 kilometre uzunluğunda olan dış kalenin 13 kuleden oluştuğu düşünülmektedir. Kalıntılarda yedi kapısından sadece ikisi görülebilmektedir.

Muradiye Camii

Manisa, Muradiye Camii

Mimar Sinan eserlerinden biri olan Muradiye Camii, Manisa’da Sultaniye semtindedir. III. Murat adına bir külliye olarak 1583-1585 yıllarında arasında yapılan caminin inşasına Mimar Mahmut Ağa başlamış ancak ömrü yetmediğinden bu işi Mimar Mehmet Ağa devralmıştır. Klasik Osmanlı mimarisinin dikkat çektiği, kesme taştan yapılmış caminin yanında medrese ve imarethane de görülür. Sıbyanı ise yıkılmıştır.

İvaz Paşa Camii

Abdülmüin’in oğlu İvaz Paşa tarafından 1484’te yaptırılan İvaz Paşa Camii, Manisa’nın Mutlu Mahallesi’nde yer alır. Edirne’deki üç şerefeli camini küçük bir örneğini temsil eden yapı, kesme taş ve tuğla işçiliği kullanılarak inşa edilmiştir. İçerisinde İvaz Paşa’nın mezarının da bulunduğu camide erken Osmanlı mimarisinin örneklerine, çini sanatına ve geometrik süslemeli ahşap minberlere rastlanır.

Spil Dağı Milli Parkı

Manisa, Spil Dağı Milli Parkı

1966 yılından bu yana milli park statüsünde olan 6.867 hektarlık Spil Dağı Milli Parkı’nda kanyon, mağara ve dolinlere rastlanır. Yürüyüş ve dağcılıkla ilgilenenler için ideal bir parkura sahip parkta dolaşırken kızılçam, karaçam akça ağaç, karaağaç ve ardıç gibi ağaç türlerine ya da karaca, yaban keçisi, porsuk ve sincap gibi hayvanlara rastlanabilir. Parka adını veren Spil dağı eteklerinde Tantal Kalesi harabeleri, bereket Tanrıçası Kybele’nin rölyefi, Ağlayan Kaya ve Bizans döneminden kalma Magnesia Kalesi bulunmaktadır. Burada konaklamak isteyenler için park alanındaki Atalanı Mevkii’nde dağ evleri, kamp ve karavan alanları mevcuttur. Günübirlik ziyaretlerde parkta piknik yapılabildiği gibi lokanta hizmetleri de mevcuttur.

Sardes Antik Kenti

Manisa, Sardes Antik Kenti

İzmir-Uşak yolu üzerindeki Salihli ilçesine bağlı Sart kasabasında bulunan ve Lidya devletine başkentlik yapmış olan bu antik kent, tarihteki ünlü Kral Yolu’nun başlangıcı olarak da bilinir.
Tarihte bilinen ilk tiyatro kalıntılarının mevcut olduğu bilinmekte fakat hâlâ gün yüzüne çıkarılmaya çalışılmaktadır. Tarihi kütüphanesi ve kral tahtlarının hâlâ sağlam olarak görülebildiği bu antik kentten çıkarılan eserlerin bir kısmı Manista Etnografya Müzesi’nde sergilenmektedir. Sart kasabasının 5 kilometre kuzeyindeki Bin Tepeler’de ise yaklaşık 85 mezardan oluşan bir Lidya kraliyet mezarlığı da mevcuttur.

Ağlayan Kaya

Manisa, Ağlayan Kaya

Spil Dağı eteklerinde, Çaybaşı Mahallesi’nde görülen Ağlayan Kaya, efsanesiyle uluslararası üne sahip olmuş bir kayadır. Efsaneye göre; Spil Dağı yakınlarında yaşayan ve Tantalos’un kızı olan Niobe’nin 12 çocuğu olmuştur. Bununla sürekli övünen Niobe, Zeus’un eşi olan Leto’nun iki çocuğu olduğu için her fırsatta kendisinin çok çocuğu olduğunu dile getirmiştir. Bu durum Tanrıça Leto’yu çok sinirlendirir ve çocukları olan Artemis ile Apollon’u çağırıp Niobe’ye ceza vermelerini söyler. Apollon ve Artemis oklarıyla Niobe’nin tüm çocuklarını öldürür. Niobe çocuklarının ölümünden sonra günlerce ağlar. Tanrı Zeus, Niobe’ye acır ve onu Spil Dağı’nın eteklerinde taşa çevirir.

Manisa Arkeoloji Müzesi

Manisa, Arkeoloji Müzesi

Tarihi önemi büyük ve pek çok kalıntıya sahip Manisa’da bir müze kurmak için çalışmalara 1934 yılında başlanmıştır. Manisa halkı, öğretmenleri ve halkevinin çabalarıyla tarihi eserler toplanmıştır. Ardından Sultan III. Murat tarafından 1585’te yaptırılan Muradiye Medresesi, 1937 yılından itibaren Manisa Müzesi olarak ziyarete açılmıştır. Muradiye Külliyesi’nin İmarethane bölümünde hizmet veren müzenin Arkeoloji Bölümü, onarım yapılmak üzere 2002 yılında ziyarete kapatılmış, çalışmaların 31 Aralık 2017’ye kadar sürdürülmesi planlanmaktadır. Külliyenin Medrese bölümünde ise 18 Mayıs 2011 günü yeni düzenlemeyle Etnografya Bölümü’nün açılışı yapılmıştır. Müzede Likya yerleşimleri olan Attila, Daldis, Apollonis, Tabala, Thyatira gibi antik kentlerden çıkarılan eserler sergilenmektedir.

Kuladokya – Kula Peri Bacaları

Manisa, Kuladokya – Kula Peri Bacaları

Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından doğal sit alanı ilan edilen Kuladokya – Kula Peri Bacaları, İzmir-Ankara yolunun 156. kilometresinde, Burgaz Köyü yakınında yer alır. Kapadokya Peri Bacaları’na rakip olarak gösterilen Kuladokya’nın hangi yıllarda meydana geldiği bilinmezken, şiddetli yağmur ve rüzgarlar sonucunda oluştuğu tahmin edilmektedir.

Kurşunlu Kaplıcaları

Manisa’nın Şifa Şehri olarak da anılmasının sebebi sahip olduğu doğal kaplıcalarıdır. Bunlar arasında en çok ziyaret edileni, şehir merkezine 65, Salihli ilçesine 5 kilometre uzaklıktaki Kurşunlu Kaplıacaları’dır. Kurşunlu Çayı vadisi içinde yer alan tesisler konumu, yeşil dokusu ve manzarası nedeniyle, kaplıca özelliğinin yanı sıra piknik ve günübirlik kullanım amacıyla da ilgi görmektedir. 86 ev ve 270 yatak kapasiteli tesislerde restoran, kafe, çay bahçesi, bakkal, fırın ve kasap gibi olanaklar mevcuttur.

Kurşunlu Kaplıcaları’na sağlık amaçlı gidenler daha çok romatizma, cilt ve kadın hastalıkları, solunum yolu hastalıkları, sinirsel hastalıklar ile ameliyat sonrası, eklem ve kireçlenme rahatsızlıklarına olumlu sonuç almak için bölgeyi ziyaret etmektedir.

Thyateira

Manisa, Thyateira

Aynı zamanda Akhisar ilçesinin antik çağdaki ismi olan Thyateira, kazıların günümüzde de devam ettiği bir antik kenttir. Hakkındaki en eski yazılı veriler M.Ö. 3. yüzyıla aittir. Hastane Höyüğü’nde konumlandığı düşünülen bu ilk yerleşimin yapılan araştırmalarda Makedonyalılara ait bir koloni kenti olduğu tespit edilmiştir. Kent aynı zamanda Lidya devletinin ve Pergamon Krallığı’nın en önemli yerleşimlerinden olmuştur. Aziz Pavlus tarafından Batı Anadolu’da kurulan 7 kiliseden (Hristiyanlığın ilk yedi kilisesi) biri de Thyateira kentindedir. Thyateira kentine ait kalıntıların bir bölümü bugün Akhisar kent merkezinde bulunan Tepe Mezarı Mevkii’nde görülebilmektedir.

Manisa’da Alışveriş

Manisa’da alışveriş yaparken almanız gereken en önemli ürün ünlü Mesir Macunu’dur. Yılın her mevsiminde pek çok dükkânda bulunabilir. Ayrıca Yunt Dağı, Kula, Gördes ve Demirci halıları ile ün yapmış Manisa’da  Bakır, gümüş, pirinç, tahta oyma gibi hediyelik eşyalar ve şile bezi, bürümcük giysiler ile çeşitli oyalar da satın alınabilir.

Manisa Mutfağı

Konumu itibariyle hem İç Anadolu hem de Ege Bölgesi’nden etkilenen Manisa mutfağında daha çok et ve süt ürünleri kullanılsa da, taze sebzelerin de hatırı sayılır bir yeri vardır.
Manisa kebabı, odun köftesi, simit ekmeği, ekmek dolması, nohutlu mantı, börülce tarator ve yağlı tuzlu pide, Manisa’ya gidildiğinde denenmesi gereken lezzetlerden başlıcalarıdır.

Yorumda Bulun