Peru Gezi Rehberi

PAYLAŞ:

Güney Amerika’da bulunan Peru’nun sınırları kuzeyde Ekvador ve Kolombiya‘yla, doğuda Brezilya‘yla, güneydoğuda Bolivya‘yla, güneyde Şili‘yle ve batıda Büyük Okyanus‘la çizilmiştir. İspanya Krallığı’ndan bağımsızlığını 1821’de kazanan bir ülkedir.

Dünyada yaygın olmayan bir çeşitliliğe ve servete sahip olan bir ülkedir. Önde gelen özellikleri Kolombiya öncesiden kalmış olan arkeolojik mirasları, İnka İmparatorluğu‘nun merkezine ev sahipliği yapmış olması, mutfak kültürleri, heybetli sömürge mimarileri ve ekolojik turizm için cennet niteliği taşıyan doğal kaynaklarıdır. Doğal zengin kaynaklara ve ziyaret edilebilecek birçok mükemmel bölgesi olmasına rağmen yoksulluk oranı nüfusun yüzde 25,8’ini kapsamaktadır. Şehirlerde çoğunluğu İspanyollardan oluşan zengin kesim yaşamaktadır. Güney Amerika’daki İspanya İmparatorluğu’nun ve İnka İmparatorluğu’nun baskısı altında kalmış olmalarından kaynaklanan bir milliyetçiliğe sahiptirler.

Başkanlık sistemiyle yönetilen üniter, anayasal Cumhuriyet Peru özerk yapıda 26 bölgeye ayrılmaktadır. Bununla birlikte 195 eyalete (provincias) bölünmüştür ve 1828 ilçeye ayrılmıştır. Başkenti Lima‘dır. Büyük şehirleri: Trujillo, Arequipa, Callao, Chiclayo ve Iquitos‘tur.

Güney Amerika’da bulunan Peru’nun sınırları kuzeyde Ekvadorve Kolombiya‘yla, doğuda Brezilya‘yla, güneydoğuda Bolivya‘yla, güneyde Şili‘yle ve batıda Büyük Okyanus‘la çizilmiştir.

Peru’da halkın yüzde 81’i Katolik olduğu beyan ederken yüzde 12’si Evangelical Protestanı olduğunu söylemektedir. Kalan yüzde 7 ise antik zamanlardan kalma doğa dinleri, Yahudi, Yahova
Şahitleri, Ateistler, Yedinci gün Adventisleri olduğunu ifade etmektedir.

İnka Krallığı 13. yüzyılın başlarında kurulmuştur. Kolombiya, Ekvador, Peru, Bolivya, Arjantin ve Şili’yi kapsar. Peru’da bulunan Cusco şehri İnka Krallığ’ının baş şehridir. Ancak krallığın
hükmü İspanya Krallığı’nın 1532’de ki fethiyle son bulur. 1821’e kadar Peru bir İspanya valiliğidir. 1821’de Jose de San Martin ve Simon Bolivar öncülüğünde bağımsızlığını kazanmıştır.

Peru’ya gitmek için iklime değil öncelikle hangi bölgeye gidileceğine karar vermek gerekmektedir. Peru’nun başkenti Lima yazın yağışlıdır ve yüzde 85 oranda nem bulunmaktadır. Sierra bölgesi de kuru bir iklime sahiptir. Havanın sıcaklığı sürekli olarak değişim göstermektedir. Peru hava durumunun en çok yağış aldığı zaman nisan ayıdır.

Lima

Tarihi çöl metropolü hava durumuna tekrar bir bakalım. Lima, çölün ortasına kurulmuş, yağmurun yok denecek kadar az yağdığı, dünyanın 2. en büyük şehridir. Burası Peru’nın Başkentidir ve yaklaşık 8 milyon nüfusa sahiptir. Kıtadaki diğer başkentler kadar gösterişli olmasa da zengin bir tarihe, bir çok görülecek yapıya ve turistik yerlere sahiptir.

Peru, Lima

Şehre bir şans vermeden, Machu Picchu’dan ayrılmayın, bir sürprizle karşılaşabilirsiniz. Lima’nın en güzel yeri, 16.yy’da kurulmuş geniş bir meydan olan Plaza de Armas’ın (Plaza Mayor olarak da anılır) etrafında uzanan bölgedir. Burada Katedral, Gobierno Sarayı (başkanın yaşadığı yer) ve Belediye Konağı gibi ünlü binaları göreceksiniz. Buradan çok da uzaklaşmadan UNESCO Dünya Mirası Alanı olan, Barok tarzında inşaa edilmiş büyük San Francisco Manastırı’nı da ziyaret edebilirsiniz. Kilise oldukça ilgi çekici olmasına rağmen, zengin dini metinlerin bulunduğu kütüphanesi buranın asıl ziyaret edilme sebebidir.

Müzeler bakımından seçeneğiniz oldukça fazladır, fakat ülkenin ve burada yaşayanların tarihçesini öğrenebileceğiniz Milli Arkeoloji, Antropoloji ve Tarih Müzesi’ni kesinlikle ziyaret etmelisiniz. Şehri keşfetmekle geçen uzun bir günün ardından, şehrin ünlü sahillerinden birine gidip (Miraflores ve Barranco gibi) dünyadaki en iyi mutfaklardan biri olan Peru Mutfağı’nın tadına bakmalısınız.

Iquıitos

Balta girmemiş ormanlarda eğer Peru’nun Loreto Bölgesi’nde bulunan Iquitos’a gitmek isterseniz, Amazon Nehri’nin üzerinden botla veya havayolu ile buraya ulaşabilirsiniz. Çünkü Nauta’ya giden 2 patika yol dışında buraya ulaşabileceğiniz herhangi bir yol yok ve yaklaşık yarım milyon insanın (kökenleri Amazon Kauçuğu’nun revaçta olduğu dönemde buraya gelenlere dayanır) yaşadığı bir şehir için, bu oldukça şaşırtıcı bir durum.

Iquitos, 19. yy’ın sonunda Amazon Kauçuğu’nun revaçta olduğu dönemde zenginleşmiş ve nüfusu artmış. İşler bu günlerde ekonomik açıdan iyi olmasa da, zenginlik döneminin kalıntıları Plaza de Armas boyunca uzanan binaların renkli ön cephelerinden anlaşılabilir.

Peru, Iquıitos

Sömürge dönemi mimarisini incelemek dışında, geceleri yerli halk burada bir araya gelip, konuşarak vakit geçirdiklerinden burası onların yaşam tarzını görmek için iyi bir yer. Buradan kısa bir yürüyüşle nehir kıyısına da ulaşabilirsiniz. Büyük seyyar Belen Marketi de görülmeye değer. Satıcılar, ırmağın yukarısından mallarını satmak için buraya gelirler.

Burası yerel insanların alışveriş yaptığı bir yerdir, dolayısıyla turistik bir deneyim yaşamayı beklemeyin. Tabii ki, Peru Amazonu’nun merkezi olan bu kente turistlerin asıl gelme sebebi Amazon Nehri’nde düzenlenen turlar.

Machu Picchu

İnka Medeniyeti’nin Sembolü Machu Picchu, Peru’nun en önemli yapısı, Güney Amerika’da ve belki de dünyada en çok turist çeken yerlerden bir tanesi Bu arkeolojik yerleşim yeri, Peru’nun Cusco Bölgesi’nde yer alıyor ve 2400 m’lik bir dağın tepesinde bulunuyor.

İnkalar tarafından 15. yy‘ın ortasında imparator (Pachacuti) ve diğer elitler için konak olarak inşaa edilmiş, en kabul gören teori bu şekilde. İspanyol işgalinden sonra bölge terk edilmiş.

Peru, Machu Picchu

Buraya yürüyerek (meşhur İnka patika yolu veya diğerlerini kullanabilirsiniz) ulaşabilirsiniz ama en yaygın ulaşım aracı bölgenin yakınında bulunan Ollantaytambo veya Cusco’dan kalkan trenler.Bu oldukça güzel bir tren yolculuğudur ve sizi Aguas Calientes kalıntılarına kadar getirir. mayıs ve eylül ayları arası en yoğun sezon, eğer bölgeyi daha az kalabalıkken gezmek isterseniz, seyahat için farklı bir sezonu tercih etmelisiniz.

Arequipa

Üç volkanın altında Arequipa, Lima ve Callao’dan sonra Peru’daki en büyük üçüncü şehir. Şili sınırı, başkent Lima’dan daha yakın. 2325 m deniz yükseltisi ile volkanik faaliyet gösteren alanlarla doludur. İnka kalıntıları (şehir 3 volkanik dağın etkisi altında), Peru’nun diğer turistik bölgelerine hakim olsa da Arequipa’da bunun yerini İspanyol kalıntıları ve melez kültür alır.

Yaklaşık 500 yıllık tarihi ile şehir, bizlere büyük oranda İspanyol sömürge mimarisini gösterir. Arequina Plaza de Armas, tipik beyaz volkanik taş görünümlü katedrali ve sayısız sömürge yapıları ile Peru’nun en güzel meydanlarından birine ev sahipliği yapar. Şehrin çekirdeği olan bu nokta UNESCO Dünya Mirası Listesinde yer alır.

Peru, Arequipa

Santa Catalina Manastırı gibi ünlü mekanların yanı sıra şehrin dışında da keşfetmeye değer yerler bulunur. Muhteşem manzaralar için yanardağlara tırmanabilir ya da Cañón del Colca’yı görmek için birkaç saatlik araba yolculuğu ile bu noktaya ulaşabilirsiniz. Cañón del Colca, Grand Canyon’un iki katı derinliktedir.

Son olarak, meşhur yerel yiyecekleri deneyin. Buradaki restoranlara picanterías deniliyor. Rocoto Relleno Arequipa’nın en meşhur sunumlardan biri baharatlı biber, zeytinyağı, peynir, yer fıstığı ile doldurulup tekrar baharatlanır ve pişirilir.

Huacachina

Huacachina, gerçekten de çok küçük bir köy(birkaç yıl önceki nüfusu 115). Burada küçük bir lagün ve etrafında çapı 200 m’den daha az bir vaha yer alır. Etrafında birkaç küçük sokak bulunan kasabanın etrafı yüksek kum tepeleri ile çevrili.

Peru, Huacachina

Biraz daha doğuya gitme riskini alırsanız aniden kendinizi nispeten büyük bir Ica şehrinde bulacaksınız. Bir bakıma sanki birisi hayal edip resim çizmiş de vaha, bu resimden çıkıp gerçek hayata geçmiş gibi bir kasaba görüyoruz.

Çok sayıda tatil köyü yerine daha gösterişsiz konaklama hizmetleri burayı ziyaret etmek için arka planlardaki sebeplerden biri olabilir. Tuhaflık faktörü göze hoş görünebilir.

Burada kum sörfü ya da dune buggy (bir tür kumda sürülen araç) sürüşü yapabilirsiniz. Şehrin geri kalanı hediyelik eşya mağazaları, barlar ve restaurantlar ile dolu. Klas bir yer olmasından öte çok ama çok acayip bir yer Huacachina.

Huanchaco

Yumuşak Plaj Heyecanı

Peru, Huanchaco

Sakin ve yavaş tempodaki bu köy, misafirlerine plajlardan daha fazla rahatlama ve Peru’nun bu bölümünde fazlaca bulunan arkeolojik alanları keşfetme imkanını sunuyor. Büyük dalgalar ve en az üç denemede sörf yapmayı öğrenebileceğiniz koy tarafından korunan yumuşak dalgalarıyla harika bir sörf plajı. Yüz metre ileriye gidip deneyimli sörfçülerin keyif alacağı büyük dalgaların olduğu yerde sörf yapabilirsiniz. Başlangıçta sadece kısa sürede kalmak için plan yaptığınız plajlar, sizi etkisi altına alacak ve tatilinizi biraz daha uzatma kararı almanıza neden olacak.

Trujillo

Ebedi Bahar Şehri

1534 yılında, İspanyollar (Francisco Pizarro) tarafından keşfedilen Moche Vadisi’ndeki bu şehir aynı isimli topluluğun (M.S. 100-800 seneleri arası yaşamış seramik sanatlarıyla ünlü) çekirdeği. Chimu Kültürü buradan yayılır. 15. yüzyılın sonlarına doğru İnkalar, yönetimi devralmış ve İspanyollar bu bölgeye geldiklerinde İnkalar’dan oluşan bir yerleşim alanı oluşturmaya karar vermiş.

Birçok ziyaretçi ilk önce buraya gelir ve en başta dünyanın en çok kerpiç mimarisi bulunduran kenti olan Huaca del Sol/de la Luna Moche ve Chimu kompleksi olan Chan Chan’ı ziyaret eder. Bu üç kompleks şehir ile doğrudan bitişik olarak bulunur ve özellikle Chan Chan, muazzam boyutu göz önüne alındığında sizin biraz vaktinizi alacak. Karmaşık kalelerini, savunma duvarlarını, mezarlarını, plazalarını, hassas oymalarını ve özelliklerini barındıran bir şehir. UNESCO Listesi’nde dünyanın en önemli tarihi şehirleri arasında yer alan bu şehir, kaçırılmaması gereken yerlerden.

Peru, Trujillo

Ayrıca şehir, deniz kıyısında bulunuyor. Eğer buralar dışında bir tatil yeri arıyorsanız, sörfü ile ünlü Huanchaco sahil yerine gittiğinizden emin olun. Şehrin içinde tarihi merkezi oluşturan Plaza de Armas de Trujillo ve ikonik özelliğiyle Katedral ilgi odağı oluyor.

Not: Biz buradayken huzursuz hissetmedik, ancak insanlar burada bir güvenlik sorunu olduğunu söyleyecektir.

Yorumda Bulun