Kuveyt Gezi Rehberi

PAYLAŞ:

Çölün ortasında adeta bir vaha gibi duran Kuveyt, 2.7 milyonluk nüfusuyla körfezde politik ve kültürel bir değişimin eşiğinde bulunuyor. Tarihi çok eskilere dayanan ve anadili Arapça olan ülke için bir şehir ülkesi tanımlaması yapılıyor.

Asırlardır başkent “Kuwait City”, adeta bir mıknatıs gibi insanları kendine çekti. Bedevilerin deniz esintisi arayışlarına ve sürekli tekrar eden kuraklıktan kaçma isteklerine tek çare burada bulundu. Şehir hala çölün ortasında bir vaha konumunda ancak artık çok daha farklı bir işlevsel boyuta sahip. Harika müzeleri, sahilleri, haraketli restoranları ve alışveriş merkezleriyle bambaşka bir kimliğe sahip.

Başkentin dışında çok az sayıda atraksiyon mevcut. Genellikle petrol çıkarma işi, bu kurak topraklarda en çok yapılan şey. Gerçi çölde her zaman görmeye değer şeyler bulunur, eğer bakan gözler görmeyi başarırsa derlermiş. Kuveyt’te çölde kamp yapmak, deneyimi yaşamak isteyebileceğiniz bir başka etkinlik olabilir.

Orta Doğu’nun en büyük akvaryumunu görmek belki ilginizi çekebilir. O zaman gitmeniz gereken yer “Scientific Center Aquarium”. Ya da tarihe daha meralıysanız “Tareq Rajab Museum” ziyaret edebileceğiniz bir başka mekan. Çok büyük bir villanın alt katına kurulmuş olan müze kaçırılmaması gereken yerler arasında geçiyor. Bu müze aslında ülkenin ilk antikalar bakanı ve onun İngiliz eşinin özel koleksiyonuymuş. Sizi zarif bir şekilde İslam Dünyası’nın geçmişine götürüyor. Asıl koleksiyona değer katanlar ise Arapça olan elyazmaları.

Kuveyt’in en ünlü kent simgesi “Kuveyt Kuleleri”. Kulelerin belirgin mavi ve yeşil pulları adeta denize iltifat ediyor. 1979 tarihinde açılan ve en yükseği 187 metre olan kulelerde seyir platformu, kafe ve hediye dükkanı da bulunuyor. İlginç bir bilgi ise; En büyük kulenin en alt katının bir milyar galon su ile çevrili olması.

Kuveyt’te alkolün yasak olduğunu söylemeyi ihmal etmeyelim. Mutfak söz konusu olduğunda mutlaka kırmızı biberli balıklarını tatmalı, körfezin yengeçlerini kaçırmamalı ve hamur işlerini denemeyi ihmal etmemelisiniz.

Yazın kavurucu sıcağında akşamları serin gecelerin keyfini çıkarmak istiyorsanız gitmeniz gereken zaman kasım ve ocak ayları arası. Şubat ayında ise Kuveyt’in “Halla Alışveriş Festivali” kaçırılmaması gereken bir şölen. Şubat ve mart ayları ise çölde baharın nasıl olduğunu merak edenler için farklı bir deneyim olabilir.

Kuveyt

Kuveyt

Modernliğin Feneri

Çoğu insan için Kuveyt adı hala 1990 Irak istilası ve bunu takip eden Körfez Savaşı’yla eş anlamlı. Fakat bu olay, çok uzun zaman önceydi ve o zamandan beri çok şey değişti. Şimdilerde Kuveyt, Arap dünyasının modernlik fenerleri olarak Katar, Abu Dabi ve Dubai gibi yerlerin yanında.

Şehir, tahmin edebileceğiniz gibi Kuveyt Kulesi ve Özgürlük Kulesi içinde bulunan 413 metrelik Al Hamra Kulesi ile muhteşem bir şehir silueti sunuyor. Tüm bu modernlikten yorulduğunuzda, Ulusal Müze ve House for National Works Müzesi (Irak istilasına yoğunlaşan) gibi ilginç müzeleri ziyaret edebilirsiniz. Büyük Camii ve Seif Sarayı (İlkine girebilirsiniz, ikincisi Kuveyt’in asillerinin evi olduğundan girilemiyor) bakılabilecek ilginç yerler. Alışveriş yapmak isterseniz seçkin ve modern birçok alışveriş merkezinden birine ya da daha otantik bir şey istiyorsanız Souk Al-Mubarakiya’ya gidebilirsiniz. Gecenizi, bir restoranda nargile içerek bitirirseniz eminim ki gezinizin burada başarıya ulaştığını fark edeceksiniz.

Not: Kuveyt’e uluslararası olarak iyi bağlandığından Kuveyt’e yapılacak geziler için iyi bir giriş noktası.

Yorumda Bulun